Connect with us

DÜNYA

İngiltere yerel seçimler için sandık başında

Published

on

İngiltere, Galler ve İskoçya’da seçmenler, 4 yıllığına yeni belediye meclis üyelerini belirleyecek.

Toplam 4 bin 350 aday, İngiltere’de 140’tan fazla, İskoçya’da 32, Galler’de de 22 belediye için yarışıyor. Saat 07.00’de (TSİ 09.00) açılan sandıklar, saat 22.00’de kapanacak.

İngiltere’de Avrupa Birliği (AB) ve İngiliz Milletler Topluluğu vatandaşları, İskoçya ve Galler’de ise yasal olarak bu bölgelerde yaşayan herkes oy kullanılabilecek.

Sandıkların okullar, kiliseler ve etkinlik merkezlerine kurulduğu seçimin sonuçları, büyük oranda cuma günü, bazı yerlerde ise cumartesi belli olacak.

Johnson’ın liderliği de oylanacak
Seçimler sadece şehir planlama, konut ve çöp toplama gibi konularda kimin sorumlu olacağını belirlemekle kalmayacak, aynı zamanda mevcut Muhafazakar Parti hükümeti ve özellikle Başbakan Boris Johnson için de bir karne niteliğinde olacak.

Artan hayat pahalılığı, Başbakanlıkta Kovid-19 kurallarının ihlal edildiği partiler ve Muhafazakar Parti milletvekillerinin karıştığı skandalların seçimleri etkileyebileceği değerlendiriliyor.

Yerel seçimler, Başbakanlıkta partilerle ilgili seçmenlerin ne düşündüklerinin bir göstergesi olarak görülecek. Bu partilerden biri nedeniyle para cezası alan Johnson’ın olası bir hezimet durumunda koltuğu daha da sallanacak.

Öte yandan İşçi Partisinin kötü performans göstermesi durumunda partinin lideri Keir Starmer da sorgulanır hala gelecek.

Kuzey İrlanda’da ayrılıkçılar birinci parti olabilir
Kuzey İrlanda’da ise yerel parlamentonun yeni üyeleri belirlenecek.

Anketler, İngiltere’den ayrılarak İrlanda Cumhuriyeti ile birleşmeyi destekleyen Sinn Fein’in, karşıt görüşteki Demokratik Birlik Partisinin (DUP) yüzde 7 önünde olduğunu gösteriyor.

Anketlerin doğru çıkması durumunda Sinn Fein, seçimlerden en büyük parti olarak çıkacak. Ancak olası bir zafer durumunda bölgede ne gibi siyasi gelişmeler olacağı belirsiz.

Kuzey İrlanda’ya özel yetki paylaşımı anlaşmasına göre, iki tarafın bölgeyi birlikte yönetmesi gerekiyor. Ancak DUP, Sinn Fein’in Kuzey İrlanda’daki lideri Michelle O’Neill’in Başbakan olması durumunda Başbakan Yardımcılığı için herhangi bir isim önermeyeceğini açıkça belirtti.

Yönetim krizin derinleşmesi, bir dönem adı savaş ve çatışmalarda anılan bölgede tansiyonun yeniden yükselmesine yol açabilir.

Click to comment

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

DÜNYA

NATO Kuzey Kore’nin askeri uydu fırlatma girişimini kınadı

Published

on

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Kuzey Kore’nin balistik füze teknolojisi kullanarak askeri uydu fırlatma girişimini kınadı.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, yaptığı yazılı açıklamada, girişimi şiddetle kınadığını belirterek, “Bu, gerilimi artırıyor, bölge ve ötesinin güvenliği için ciddi riskler oluşturuyor. Birden fazla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararını açıkça ihlal ediyor.” ifadesini kullandı.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

“NATO, Kuzey Kore’yi bu provokatif eylemleri durdurmaya ve sürdürülebilir barış ile Kore Yarımadası’nın tam ve doğrulanabilir şekilde nükleer silahlardan arındırılmasını sağlamak için diyaloğa dönmeye çağırıyor. Bölgedeki yakın ortaklarımız Kore Cumhuriyeti ve Japonya ile birlikteyiz.”

Kuzey Kore’nin sabah saatlerinde yaptığı uydu fırlatışının, taşıyıcı roket sisteminde yaşanan arıza nedeniyle başarısız olduğu bildirilmişti.

Fırlatış, Kuzey Kore’nin 2016’dan bu yana yaptığı 6. başarısız uydu fırlatma denemesi oldu.

Pyongyang yönetimi, 31 Mayıs ile 11 Haziran arasında bir tarihte uydu fırlatışı yapacağına dair Japonya’yı ve Uluslararası Denizcilik Örgütünü bilgilendirmişti.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, nükleer silah programı nedeniyle uyguladığı yaptırımlar kapsamında Kuzey Kore’nin güdümlü füze teknolojisi ile fırlatışlar yapmasını yasaklamıştı.

Continue Reading

DÜNYA

IMF, ABD’de faiz oranlarının daha uzun süre yüksek kalması gerektiğini vurguladı

Published

on

IMF Başkanı Kristalina Georgieva, ABD’de enflasyonun yüzde 2 hedefine düşürülmesi için uzun süreli bir sıkı para politikasının gerekeceğini belirterek, “Faiz oranlarının daha uzun süre biraz daha yüksek olması gerekecek.” dedi.

Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, ABD ekonomisine ilişkin 4. madde konsültasyonu kapsamındaki denetimin öncü bulgularının paylaşıldığı basın toplantısında, ülke ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

ABD ekonomisinin dirençli olduğunu kanıtladığını belirten Georgieva, tüketici talebinin, başlangıçta tasarruflarla ve son zamanlarda harcanabilir gelirdeki artışla desteklenerek iyi şekilde korunduğunu söyledi. 

Georgieva, ABD ekonomisinin bu yıl yıllıklandırılmış olarak yüzde 1,2 büyümesini ve 2024’e kadar ivmesini korumasını beklediklerini dile getirdi. 

İşsizliğin yavaş yavaş yükselerek 2024’ün sonunda yüzde 4,5’e yaklaşacağını öngördüklerine işaret eden Georgieva, ancak iş gücü piyasasının hala oldukça güçlü olduğunu vurguladı. 

Georgieva, dirençli talep ve güçlü iş gücü piyasasını “iki ucu keskin bir kılıç” olarak nitelendirerek, bu durumun Amerikan ailelerine destek olurken aynı zamanda enflasyonun beklenenden daha kalıcı olmasına katkıda bulunduğunu anlattı. 

ENFLASYONUN 2024 YILI BOYUNCA FED’İN HEDEFİNİN ÜZERİNDE KALMASI BEKLENİYOR 

Çekirdek enflasyonun, bu yılın sonuna doğru yavaş yavaş düşerek yaklaşık yüzde 4’e gerilemesini beklediklerini belirten Georgieva, enflasyonun 2024 yılı boyunca Fed’in orta vadeli hedefinin üzerinde kalacağını öngördüklerini aktardı. 

Georgieva, “Enflasyonu kesin bir şekilde yüzde 2 hedefine geri getirmek, uzun süreli sıkı bir para politikası gerektirecektir.” dedi. 

Faiz oranlarının, 2024’ün sonlarına kadar yüzde 5,25 ila yüzde 5,5 arasında kalacağını öngördüklerini belirten Georgieva, “Faiz oranlarının daha uzun süre biraz daha yüksek olması gerekecek.” değerlendirmesinde bulundu. 

Georgieva, ekonomi ve enflasyon dinamikleri konusunda hala yüksek bir belirsizlik olduğuna işaret ederek, Fed’in dikkatli şekilde iletişim kurmasının önemini vurguladı. 

“KAMU BORCUNUN AZALTILMASI İÇİN DAHA FAZLASININ YAPILMASI GEREKTİĞİ” VURGUSU 

IMF Başkanı Georgieva, ayrıca ABD’nin kamu borcunu azaltmak için de daha fazlasının yapılması gerektiğini ifade etti.

Açık ticaret politikalarının sürdürülmesinin, ABD ekonomisinin büyümesine önemli ölçüde katkıda bulunduğunu belirten Georgieva, son birkaç yılda tedarik zincirlerinin dayanıklılığına ilişkin küresel endişelerin arttığını, bu bağlamda Enflasyonu Düşürme Yasası ve CHIPS Yasası gibi son dönemde yürürlüğe giren yasaların ABD’de veya Kuzey Amerika’da üretilen mal ve hizmetleri desteklemeye yönelik hükümleri içerdiğini anımsattı. 

Georgieva, bu durumun küresel tedarik zincirinde ayrışmayı ve ticaret ortaklarının misilleme eylemlerini tetikleme riski yarattığını belirterek, bunun nihayetinde ABD’nin ekonomik büyümesi, verimliliği ve istihdamı için kötü olmasından endişe duyulduğunu dile getirdi. 

BORÇ LİMİTİNDE “MÜMKÜN OLAN EN KISA SÜREDE ÇÖZÜME” ULAŞMA ÇAĞRISI 

ABD’deki borç limiti açmazına ilişkin soruları da yanıtlayan Georgieva, “Mümkün olan en kısa sürede bir çözüm görmeyi istiyoruz.” dedi. 

Georgieva, borç limiti konusunda iyi bir sonuca varmanın ABD ve dünya ekonomisi için “çok önemli” olduğunu vurguladı. 

IMF’nin ABD ekonomisine ilişkin 4. madde konsültasyonu kapsamındaki denetimin öncü bulgularının paylaşıldığı açıklamada da borç limiti üzerindeki gerilimin, halihazırda gözle görülür gerilimlerin olduğu bir dönemde hem ABD hem de küresel ekonomi için daha fazla sistemik risk yaratabileceği uyarısında bulunuldu. 

Açıklamada, aşağı yönlü risklerin şiddetlenmesinin önlenmesi için borç limitinin Kongre tarafından derhal artırılması veya askıya alınması, 2024 mali yılı bütçesi üzerindeki müzakerelerin ciddi şekilde başlamasına izin verilmesi gerektiği vurgulandı. 

Daha önce de yaşanan bu açmaza, kurumsal değişiklikler yoluyla daha kalıcı bir çözüm bulunması gerektiği kaydedildi. 

Continue Reading

DÜNYA

AB’den üye ülkelere “enerji desteklerini azaltın” çağrısı

Published

on

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, üye ülkelerden birlik mali kurallarına uymaları ve yürürlükteki enerji destek önlemlerini bu yıl sonuna kadar azaltmaları talebinde bulundu.

AB Komisyonu, üye ülkelerin ekonomik durumlarına ilişkin tavsiyeler içeren “Avrupa İlkbahar Sömestir Paketi” başlıklı çalışmasını yayımladı. 

Çalışmada, bütün üye ülkelerden sağlam mali pozisyonu sürdürmeleri ve net faiz dışı harcamalardaki nominal artışı sınırlayan ihtiyatlı mali politikalar uygulamaları istendi. 

Üye ülkelerin kamu desteklerini ve AB fonlarını özellikle yeşil ve dijital dönüşümü teşvik edecek bir şekilde kullanması talep edilen çalışmada, yürürlükteki enerji destek önlemlerinin 2023’ün sonuna kadar azaltması gerektiği belirtildi. 

Enerji fiyatlarının yeniden artışa geçmesi halinde desteklerin enerji tasarrufunu teşvik edecek biçimde olmasının önemine işaret edilen çalışmada, bu yardımların yoksulları ve firmaları korumayı hedeflemesi gerektiği kaydedildi. 

Çalışmada, gelecek yıl sonrasındaki dönemde üye ülkelerin, ihtiyatlı bir orta vadeli mali pozisyon için sürdürülebilir büyümeye elverişli yatırımlar ve reformlar içeren orta vadeli mali strateji izlemesinin önemine dikkat çekildi. 

Kamu açığı ve borç kriterlerine uyumunu değerlendirmek üzere Belçika, Bulgaristan, Çekya, Almanya, Estonya, İspanya, Fransa, İtalya, Letonya, Macaristan, Malta, Avusturya, Polonya, Slovenya, Slovakya ve Finlandiya olmak üzere 16 üye ülkeye yönelik rapor hazırlandığı belirtilen çalışmada, bütçe açığı kriterinin Belçika, Bulgaristan, Çekya, Almanya, Estonya, İspanya, Fransa, İtalya, Letonya, Macaristan, Malta, Polonya, Slovenya ve Slovakya tarafından karşılanmadığının tespit edildiği bildirildi. 

YUNANİSTAN VE İTALYA AŞIRI DENGESİZ 

Çalışmada, Fransa, İtalya ve Finlandiya’nın borç kriterini karşılamadığının altı çizildi. 

Almanya, Fransa, İspanya, Hollanda, Portekiz, Romanya, İsveç, Macaristan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin makroekonomik dengesizlikler yaşadığı belirtilen çalışmada, Yunanistan ve İtalya’da ise “aşırı dengesizlik” olduğu ifade edildi. 

YÜKSEK ENFLASYON UYARISI 

AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Valdis Dombrovskis, çalışmaya ilişkin Brüksel’de düzenlediği basın toplantısında, Avrupa’da son 3 yılın bireyler ve işletmeler için çok zorlu geçtiğine işaret ederek, “Son dönemde enerji fiyatlarının gerilemesine rağmen özellikle yüksek enflasyon gibi satın alma gücünü ve şirketlerin rekabetçiliğini azaltan birçok zorlukla karşı karşıyayız.” dedi. 

Bu aşamada ihtiyatlı maliye politikalarına odaklanılması gerektiğini anlatan Dombrovskis, büyümeyi desteklemek için en iyi yatırımları belirlemenin ve AB’yi daha rekabetçi hale getirmenin önemini vurguladı. 

AB genelinde mali disiplin ve istikrarın sağlanması amacıyla oluşturulan İstikrar ve Büyüme Paktı, üye ülkelerin önleyici tedbirlerle mali disiplinlerini sürdürmesini amaçlıyor. 

Birlik kurallarına göre, üye ülkelerin bütçe açıklarının gayri safi yurt içi hasılalarının yüzde 3’ünün altında olması, kamu borç stoklarının, gayri safi yurt içi hasılalarına oranının yüzde 60’ı geçmemesi gerekiyor. 

AB üyesi ülkeler arasında 2022 yılının son çeyreğinde kamu borcunun GSYH’ye oranının en fazla olduğu ülke yüzde 171,3 ile Yunanistan. Kamu borcunda Yunanistan’ı, yüzde 144,4 ile İtalya, yüzde 113,9 ile Portekiz, yüzde 113,2 ile İspanya, yüzde 111,6 ile Fransa ve yüzde 105,1 ile Belçika izledi. 

AB üyesi ülkeler, geçen yıl Rusya-Ukrayna savaşı ve enerji krizi ile birlikte artan doğal gaz ve elektrik fiyatlarına karşı çok sayıda tedbir ve destek programı uygulamaya koymuştu. Bu enerji desteklemeleri üye ülkelerin kamu maliyelerine ciddi bir yük getiriyor. 

Continue Reading
Advertisement

Facebook